Önceki yazılarda insanın varoluş amacını sorgulamıştık. Benlik, zihin ve yaşamda gelinen noktadan bahsetmiştik. Şimdi de uyku ve yemek sürelerini çıkartırsak, insanın günün en yüksek oranda zamanını geçirdiği işi, işinden memnun olmayı ve işinde değer yaratmayı biraz sorgulayalım. Bu kavramlara çalışan perspektifinden bakalım.

“Yeni gerçeklik”, hem çalışanların hem de işverenlerin hayatlarına yeni kavramlar, çalışma modelleri, iş yapış şekilleri ve meslekler getirmeye başladı. Önce mesleklerden başlayalım;

Deloitte tarafından gerçekleştirilen “The Future of the Workforce” Araştırmasına göre son 15 yılda, teknolojinin etkisi ile 800 bin iş yok olurken, 3.5 milyon yeni iş yaratılmış. Bu değişim, kendini düşük beceri gerektiren daha rutin işlerden daha yüksek beceri ve yetenek gerektiren işlere kayma şeklinde göstermiş. Bu değişim ve dönüşüm dalgası hız kesmeden daha da devam edecek gibi gözüküyor.

“Yeni gerçeklik”te çalışan olarak önceliğiniz iş tatmini mi, iş garantisi mi, yoksa değer yaratmaya odaklanmak mı?

Bu verilere baktığımızda;

“Artık, işimin garantisi kalmadı” da diyebilirsiniz.

“Artık, kendimi bunca zaman geliştirip yeteneklerimi kullandığım ve değer yarattığım uzman olduğum alanlarda işim garanti” veya

“Artık, kendimi bundan sonra geliştirip yeteneklerimi kullanacağım ve değer yaratacağım alanlarda işim garanti” de.

Gönüller ikincisini veya üçüncüsünü söylemenizi ister elbet. İkincisini veya üçüncüsünü söyleme ihtimalinizi arttıran önemli unsurlardan biri mevcut veya potansiyel işinizdeki iş tatmininizdir. Peki iş tatmininiz yani işinizden memnun olmanız nelere bağlıdır?

Çoğu kariyer uzmanına göre, iş tatmini 4 ana faktöre bağlı;

İlginiz

Yetenekleriniz

Vasıflarınız ve Kişiliğiniz

Değerleriniz

Bu faktörler, kendimizi iyi tanıdıkça daha da net gözükür ve ortaya çıkar.

Kendimizi iyi tanıma da kendimize sorular sorabilme ve dürüstçe cevaplama cesaretine sahip olmaktan ve bazı testlerden geçer.

Çocukken kendimizle ilgili ilgi alanlarımız, neyi isteyip neyi istemediğimiz konusunda net olsak da zaman içinde o netlik bulanıklaşır, iç sesimizden daha çok etrafımızdaki sesleri ve dış dünyayı dinlemeye başlarız.

Etrafımızdakilerin sesi hem daha gür hem de fazlasıyla ikna edici gelir. Özellikle kariyer kararları söz konusu olduğunda anne-baba, aile büyükleri, öğretmenler bizi her zaman güvenli, devamlı, saygın, itibarlı, iyi ve düzenli maaşlı yollara iter.

Bizler de kendimizi bir kenara bırakıp, onların söylediklerine ve taleplerine uymaya başlarız.

Gönlümüzden geçen asıl yolun ne olduğuna dair düşünmeye vaktimiz de enerjimiz de yoktur. Baş döndürücü başarılı olma sarhoşluğu, sosyal çevrede kabul görme arzusu ile de pekişince, belki de etrafımızdaki insanların beklentilerini zamanla kendi beklentilerimiz bile zannederiz.

Yaptığımız işlerden memnuniyet duyma ve tatmin olma konusunda bir diğer unsur içsel bir kontrol odağının varlığıdır.

İçsel kontrol odağı, üçüncü tarafların (aile, arkadaşlar, iş çevresi, para, sosyal çevre) bir etkisi olmadan ne yapmak istediğinize kendi başınıza karar verebilmenizi sağlar.

“Hepimiz, kalbimizde gizli bir ukde ile, zaman ve hayat ilerledikçe gizli bir kedere dönüşen gizli bir ukde ile yaşıyoruz. O ukde, benliğin en çok özlediği yönümüz olduğundan, hepimiz için bambaşka kapılara açılıyor. Hepimiz, ancak ve ancak kalbimizin derinliklerindekileri gün yüzüne çıkardığımız zaman hayatlarımızdan tatmin olmuş, faydalı hissetmiş bir şekilde bu dünyaya veda edebiliriz”

George Kinder

Bugüne kadar detaylı düşünmeye vaktiniz olmadıysa çok geç olmadan hemen düşünmeye başlamanızda fayda var.

O zaman bu yazının hediye soruları gelsin:

1. Hangi konularda yetenek ve vasıflarınız var? Yeteneklerinizi hangi konularda geliştirebilirsiniz?

2. Kişilik eğiliminiz nasıl?

Bu soru için yüzlerce kişilik testine online ulaşabilirsiniz. En sade ve basitlerinden biri Amerikalı psikolog John Holland’ın kariyer seçimine yönelik testidir. Holland, altı farklı kişilik eğilimi tanımlamış ve her insanın farklı eğilimlerin bir karışımı olduğunu öne sürmüştür. Altı kişilik tanımına ve kişilik testine ulaşabilirsiniz.

3.Bilgi seviyeniz, deneyiminiz ve ilgi alanlarınız ile bu yeteneklerinizi ne kadar kullanıyorsunuz?

4. Olmazsa olmaz dediğiniz değerleriniz neler?

Önce bu soruların cevaplarını bulmaya çalışmanızı tavsiye ederim.

Ardından hangi problemleri çözmeye katkı sağladığınızı da bulmaya ihtiyacınız var.

5. Yani yaptığınız işlerde ne değer yaratıyorsunuz?

Kendinizi daha iyi tanımaya başladıkça, bu dört ana faktörün detaylarına da hakim olacaksınız. Bundan sonrası sahip olduklarınızla nasıl ilerlemek istediğinize karar vermekten ve daha da önemlisi bunu fikir aşamasından aksiyon aşamasına ilerletmekten ibaret olacak.

6. Hayatınızın nereye gittiğini iyice düşünün, kişisel ve profesyonel tutkularınız nerede ve ne şekilde buluşacak?

7. Peki sizce bu ne zaman olacak?

Bu soruların günümüzde daha da çok sorulmaya başlanması tesadüf değil. Yeni normal ile “yetenek odaklı” yaklaşımdan “değer odaklı” yaklaşıma geçiş zamanı çoktan geldi. Kendinizi yenilediğiniz, geliştirdiğiniz ve değer yarattığınız kadar varsınız. İlerleyen günlerde bunun kıymetini hep birlikte daha da iyi anlayacağız ve göreceğiz.

Yukarıdaki soruların cevaplarının hepsi sizlerde ve hepsi size özel.

Bununla birlikte kesin olan bir şey var ki “yeni gerçeklik”te zor bir süreçten geçerek de olsa, kendinizi, yeteneklerinizi tanıdığınız ve değer yaratabildiğiniz müddetçe, etrafınızdakilerin değil, kendi beklentilerinize ve tercihlerinize göre bir hayatınız ve iş hayatınız olacak.

Bu da size iş tatminini ve iş garantisini birlikte paket halinde getirecek.

Bu ikisi bir arada oldukça ve kendinizi sürekli geliştirdikçe, bunlardan beslenen değer yaratma kapasiteniz daha da artacak. Bu da çalışma modelinizde size esneklik ve sürdürülebilirlik sağlayacak.

İş kaybetme korkusu veya iş memnuniyetsizliği ile yaşamak yerine, ikisi arasından bir seçim yapmak zorunda kalmadan, iş-özel yaşam dengenizi sağlayacak şekilde esnek çalışarak değer yaratma lüksünün ve yeni gerçeklikte var olabilmenin tadını çıkartabileceksiniz.

Bu yazıyı diğer platformda paylaşmak ister misiniz?

Yazar Hakkında

Zeynep Bilgiç

Girişimci, Stratejik İK Danışmanı, Profesyonel Koç

Freelancer ekosistemi, karma iş gücü, geleceğin çalışma yöntemleri, bağımsız danışmanlık ve stratejik insan kaynakları liderliği konularında araştırır, yazar, anlatır...

E-Bülten Aboneliği

Bu içeriği beğendiyseniz e-bültene abone olmayı unutmayın.

Konuşmacı & Etkinlik Talepleri

Uzmanlık alanlarımla alakalı konularda seminer, konuşma, TV programı, podcast gibi etkinlikler için taleplerinizi bana doğrudan iletebilirsiniz.

İletişim

Leave A Comment

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.